Genişletilmiş İl Divan Toplantısını Yaptık
Eğitim-Bir-Sen Tekirdağ Şubesi genişletilmiş il divan toplantisini Turizim ve otelcilik meslek lisesinde yaptı.
Toplantıya tüm il ve ilçe temsilcileriyle yönetimleri katıldı.Toplantının başında 5. dönem toplu sözleşme sürecinde yaşananları anlatan video izlenerek başlandı.
Şube başkanı Ferruh Topuz 5. dönem toplu sözle sürecine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Uzlaşmazlıkla sona eren 5. Dönem Toplu Sözleşme pazarlık sürecinde bir milyonu aşkın eğitim çalışanının haklı beklentilerinin, alın terinin karşılığı taleplerinin kamu işverenince karşılanması bir yana üzerinde durulmadan geçiştirilmesi, sorunlara duyarsız, çözüm önerilerine kayıtsız kalınması asla kabul edilemez diyen Topuz, "Üzerinde uzlaşılan konuların geçmişteki toplu pazarlık pratiği görmezden gelinerek tek taraflı bir tespit tutanağıyla yok sayılması; eğitim çalışanlarının sayısal çoğunluğunun ve varlığının toplumsal bir güç yerine bir yük olarak görülmesi, eğitim çalışanları adına esef verici, çalışma hayatının geleceği açısından ise kaygı vericidir" dedi.
Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun hakemlik sürecindeki tutum, tavır ve kararları Memurları Rahatsız Etmiştir.
"Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun hakemlik sürecindeki tutum, tavır ve kararları, kurulun varlığını, yapısını, meşruiyetini ve özerkliğini kamu görevlileri nezdinde tartışmaya açmış; kurul kendini kamu işvereninin noteri konumuna düşürmüştür" diyen şube başkanı Ferruh Topuz "Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun hakemlik sürecindeki tutum, tavır ve kararları Memurları Rahatsız Etmiştir" dedi.
Toplantının sonunda söz alan ilçe temsilcileri okullarda yaşanan zorluklardan bahsettiler. Okul müdürlerinin eğitim dışında birçok sorunla boğuştuğunu, okulların Bakanlıktan ya da mahalli idarelerden doğrudan ödenek alamamaları; okul yönetimlerini kamu kaynaklarının ve bu kaynakları harekete geçirme mekanizmalarının yetersiz kalmasıyla velilerle karşı karşıya getirdiği, Buna ilaveten okul yönetimlerinin bir yandan okullara bağış konusunda kamuoyu ve idare baskısı altında ve soruşturma tehdidi karşısında bırakılması, diğer yandan zorunlu cari harcamalar için kaynak bulma yükümlülüğüne sokulması, hem eğitim-öğretime zarar verip bu sorunu okullar arası başarı farklılığının bir unsuru hâline dönüştürmekte hem okul yöneticilerine yönelik hukuksuz, haksız ve adaletsiz uygulamalara ve mağduriyetlere kapı aralamakta hem de yönetici/öğretmen ile öğrenci velilerini karşı karşıya getirerek okul iklimini ve okul-veli iş birliğini zedelemektedir denildi.
Okulların kendi kullanımlarına sunulmuş herhangi bir ödenekleri olmadığı, zorunluluk arz eden mal ve hizmet alımlarının ne şekilde karşılanacağı sorunu halen izaha muhtaç olup çözüm beklemektedir denildi.
