Memur-Sen Konfederasyonu genişletilmiş başkanlar toplantısı Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Piramit salonunda gerçekleştirildi.
Toplantı Tekirdağ Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Başkanı Ferruh Topuz’un açılış konuşmasıyla başladı. Daha sonra kürsüye gelen Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu konuşmasına, bağlı sendikalarla birlikte birçok başarılı çalışmalara imza attıklarını, ortak akıl mitingleri, Uluslararası Anayasa ve Demokrasi Kongreleri ile referandum sürecinde yapılan çalışmaların hiçbir zaman unutulmayacağını ifade ederek; "Her zaman dile getirdiğimiz şekilde, hem değerler sendikacılığı yaptık, hem kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerini koruduk. Bunu, güçlü Memur-Sen ailesi olarak başardık. Bunda payı olan herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum" diyerek başladı.
Gündoğdu, kendisinin de içinde bulunduğu "Akil Adamlar"la ilgili bazı sendika ve siyasi partiler tarafından "bölücülük yaptıkları" şeklindeki eleştirilerle ilgili olarak; "Biz, yüzde 50 ile iktidar olmuş bir başbakanın davet ettiği toplantıya katıldık. Ne, Ergenekon Terör Örgütü'ne ev sahipliği yaptık, ne de toplantılarına katıldık. Başbakan'ın toplantısına katılmak mı bölücülük, Ergenekon'un toplantısına ev sahipliği yapmak mı? " dedi.
Gündoğdu; Memur-Sen’in akilliğinin bu gün başlamadığını, Memur-Sen'in akil olarak kurulduğunu ve akil olarak da yolculuk yaptığını ifade ederek;” Akil ne demektir"; bize göre her türlü teröre karşı olan, kandan, kadavradan geçinenlerin elinden bu geçim kaynağını almak isteyen, şehitlerimizin ruhunu incitmemek, şehit yakınlarını üzmemek üzere merkezi millet olan, istikameti milletin iradesi olan bu sürece katkı veren herkes akil adamdır. Akil insanlar olarak bizim işimiz bataklığı kurutmada rehberlik etmek, projeler hazırlamak, milletimizle, onları dinleyerek, onlara da bunun bitmesi gerektiğini anlatmaktır. Akil insanlar komisyonunda farklı ideolojik görüşte insanlar bir araya gelmiştir. Bunların ortak amacı terörü bitirmek. Elbette her akil insanın görüşü bu yönüyle kendini bağlar ama bizim ortak düşüncemiz terörü bitirmek. Bunun için bazen bize sorulan sorulardan sanki biz güvenlik görevlisiymişiz gibi bir algı olduğunu görüyorum. Altını çizerek söylüyorum, Türkiye'de bir terör sorunu vardır, PKK sorunu vardır. Bu sorunu çözmesi gereken devlettir, bu güvenlik sorunudur. Ama bir başka sorun vardır, demokratikleşememe sorunu, Kürt sorunu, özgürlük sorunu... Bataklığı kurutmak için çözüm önerisi olanların çözümde birleştiği nokta burasıdır ki akil insanlar olarak bizim işimiz bataklığı kurutmada rehberlik etmek, projeler hazırlamak, milletimizle, onları dinleyerek, onlara da bunun bitmesi gerektiğini anlatmak." Dedi.
Gündoğdu, üyeleri için kırmızı çizgilerinin iş güvencesi, millet için kırmızı çizgilerinin ise şehitler olduğunu belirterek, şehitlerin ruhunun incitilmemesini, şehit yakınlarının ve gazilerin incitilmemesini, bu projede istikameti millet olarak önemsediklerini ifade ederek projeye karşı çıkanlara seslenerek; "Şehit cenazelerini seyreden bir toplumken şimdi “çözümü nasıl buluruz” sorusu soruldu ilk kez. Bunun için de yüzde 70'e yakın büyük çoğunluk çözümden yana. Artık askere eline kına yakarak gönderdiğimiz çocuğumuzun acı haberini bekleme korkusunu yaşamak istemiyoruz. Güneydoğu'ya giden öğretmenimizin, hemşiremizin can güvenliği korkusu yaşamasını istemiyoruz. Karşı çıkanlara, 'ya destek olun ya da gölge etmeyin başka ihsan istemez' demek istiyoruz. Öldürmekten, şehit cenazesinden geçim elde edenlerin elinden bu oyuncağını alalım. Millet kazansın, ülke kazansın."
Akil İnsanlar Heyeti üyelerinin açıklanmasının ardından Türkiye Kamu-Sen tarafından yapılan "KESK ve Memur-Sen, akil koalisyonunda buluştu" başlıklı açıklamayı da değerlendiren Gündoğdu, "En hafif tabiriyle söylüyorum, bunlar densizliktir. Asıl ihanet, ülkenin çocuklarının öldürülmesine, şehit olmasına, vatandaşların maddi ve manevi kayıp görmesine göz yummaktır. “dedi.
Konuşmasında, Memur-Sen tarafından kamuda kılık kıyafet serbestisi talebiyle başlattıkları kampanya’ya da değinen Gündoğdu;” 'Özgürlük İçin 10 Milyon İmza” kampanyası sonrası toplanan 12 milyon 300 bin imza, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e teslim ettiklerini belirterek;” Kadına yönelik ayrımcılığın sona ermesini, kamu çalışanlarının darbe dönemi kalıntısı bir yönetmelikle kıyafetinin belirlenme ayıbından Türkiye'nin kurtulması için bu imza kampanyasını düzenledik. Kadının erkek gibi birey olduğunu, başı açık-örtülü ayrımı yapılmaksızın bütün haklarını kullanma imkanına kavuşturulması gerekir. Şimdiye kadar hep "Millet ne diyorsa o" dediklerini anlatarak, "Ergenekon'a ev sahipliği yaparken Kamu-Sen'i eleştirdik. PKK'ya İmralı'ya yakınlığından dolayı KESK'i eleştirdik. Biz hep milletin iradesinin yanında yer aldık. KESK, bu toplantılarla terörü kınar hale gelirse bundan memnuniyet duyacağız. Tıpkı, daha önce başörtüsüne özgürlük istediğimizde duyarsız kalan Kamu-Sen ve Türk-Eğitim-Sen'in gerek üyelerinin istifasından korkması, gerek başka sebeplerden dolayı bizde başörtüsüne özgürlük istiyoruz demeleri gibi. ”dedi.
Gündoğdu, Memur- Sen ailesi olarak kendi medeniyetimizin değerleri ışığında yeniyi ve eskimeyen yeniyi mecz ederek sorumlu bir sendikacılık yapmak üzere yola çıktıklarını hatırlatarak, ?Amaç ve değerlerimizin hakkını vermek için sınırlarımızı zorladık, bedelini ödemeye çalıştık. Memur- Sen ailesince temsil edilmiş değer ve ideallerin savunucusu olarak her türden yeni olgu ve gelişmeleri doğru yorumladık, gerektiğinde mücadelemizi en etkili şekilde sürdürdü.” şeklinde konuştu.
Toplantıya Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli Memur-Sen üyesi sendikaların başkanları ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.
(1).jpg)
